3 Aralık 2010 Cuma

yorgan ipiyle kendini asmaya çalışan ulvi..xD

cuma namazı kalabalık diye cumartesi giden ulvi..xD

salı pazarına cumartesi giden ulvi..xD

beşiktaş 8-1 yenildi diye basketbol maçı sanan ulvi..xD

Dilenciden para üstü isteyen ulvi..xD

Sinek arabasının peşinden koşan Ulvi..xD

kauçuk ulvi..xD

Dua ya besmelesiz baslayan ulvi..xD

cenaze evinde gulesi gelen Ulvi..xD

zile basılınca evde yokum die bağıran ulvi..xD

Sıvasız Betonarme Ulvi..xD

vakit geçmek bilmeyince saatini ileri alan ulvi..xD

turkcelle bayram mesajı gönderen ulviiiiii..xD

Testere 6 ya gidip kahkalarla gülen ulvi..xD

kilise de namaz kılan ulvi..xD

Bilgisayar Yazıcıyı tanımayınca höperlöre yazıcının markasını söleyen ulvi..xD

26 Kasım 2010 Cuma

Windows 8


Windows 8'in çıkış tarihini gösteren "yol planı" ortaya çıktı! İşte yeni Windows sürümleri...

Steven Sinofsky, Microsoft'un gelecek Windows planlarından pek bahsetmiyor. Ancak Windows Server takımının gelecek Windows planları ortaya çıktı.
Los Angeles'ta yapılan Profesyonel Geliştirici Konferansı'nda sergilendiği söylenen iki slayt, Windows Server için 2012 yılında büyük bir adım atılacağını gösteriyor. Slaytlardan bir diğeri de Windows 8'in kod ismini ve çıkış tarihini gösteriyor.
Blogcu Stephen Chapman tarafından paylaşılan ve bir benzeri ilk olarak Ağustos ayında ortaya çıkan slayt görüntüsüne göre Windows 8, 2012 yılına kadar çıkmayacak.
Steven Sinofsky kendisiyle yapılan röportajlarda Windows 8'in çıkışı sorulduğunda cevap vermemişti. Ancak Windows kelimesiyle 8 rakamını bile yan yana kullanmadığını belirtmişti. "Windows 8 demedim, bütün bunlar sizin sözleriniz" diyen Sinofsky, Windows 8 ile ilgili en ufak bir açıklama yapmaktan bile kaçınıyor.
Windows 8'in çıkış takvimi
2012 yılı, Windows Server'ın her iki yılda bir küçük, her 4 yılda bir büyük bir sürüm güncellemesine gittiği standart takvimine uygun düşüyor. Windows Server 2008 R2, bu yılın başlarında, masaüstü geliştirme takımı Windows 7'yi yayınladığında çıkmıştı. Windows Server işletim sistemlerinin çıkış tarihleri de aşağı yukarı Windows sürümlerinin çıkış tarihiyle uyumlu.
Geçtiğimiz yıllarda Microsoft masaüstü ve sunucu işletim sistemlerinin takvimini birbirine iyice yaklaştırdı. Elbette Vista'nın ardından Windows 7'nin çıkışı beklenenden çok daha büyük bir olay oldu. Masaüstü kullanıcıları daha geniş bir kitle olduğu için doğal olarak sunucu sürümünün çıkışını gölgede bıraktı.
Ortaya çıkan görsel Sinofsky tarafından doğrulanmasa da gerçeği yansıtması kuvvetle muhtemel. Bu yol haritasına göre Windows 8'in 2012'den önce çıkmasına pek imkan yok.
Görselde ağırlıklı olarak sunucu çıkış tarihleri var. Ancak en sonda bütün masaüstü kullanıcılarını heyecanlandıracak bir isim var: Windows 8!
Profesyonel Geliştirici Konferansı'nda sunucu geliştirme takımının sergilediği aktarılan bu görsel ile ilgili resmi bir açıklama olursa sizlere aktaracağız.

25 Kasım 2010 Perşembe

Hareketli Avatarlar














Facebook ta Su Sitelere Girip Benim Ordaki Sİtelerimi Begenmenzi İstiyorummmm.

Şunlardır:Zehir,wwe Super Star

Not: 2 Sİtede Ayrıdır Aramak İçin Facebok taki Arama Tuşuna Girin.

Zehiri Ararken Şu REsim Olması Lazım:





WWe Super Starları Ararken İse:

Apandist

Körbağırsağın apandis denen solucansı uzantısının iltihaplanması apandisit olarak bilinir. Çok sık rastlanan ve özellikle yetersiz tedavi sonucu yol açacağı tehlikeli komplikasyonlardan ötürü korkulan bir hastalıktır. Günümüzdeki antibiyotik olanaklarına karşın bu ikincil hastalıkların en ağın peritonit yani karın zarı iltihabıdır.
Apandis içinden besinlerin geçmediği küçük bir bağırsak çıkıntısıdır. Hareketli ve esnek bir boru biçiminde olan bu çıkıntı kalınbağırsağın başlangıç bölümü olan körbağırsağa, incebağırsakla birleşme yerinin hemen gerisinde bağlanır. Genellikle eğik biçimde gövde ek-senine doğru uzanır. Bu normal konumunun dışında leğen içine, karaciğer al-tına ya da sol böğüre doğru da yerleşebilir. Alışılmış yerinin dışında bulunan apandisin iltihaplanması, belirtileri değerlendirmede ve hastalığın tanışım koymada güçlükler yaratır.
Apandisin anatomik yapısında üç katman göze çarpar. Dış yüzeyi seröz (sıvı içeren) bir zar örter. Bunun altında kas katmanı ve en içte de lenf dokusunca zengin, girintili çıkıntılı bir mukoza yer alır. Lenf dokusunun bolluğundan ötürü apandise “bağırsak bademciği” de denir.

HASTALIĞIN NEDENLERİ
Apandisin iç boşluğu çok dardır. Bağırsak florasında bulunan bütün mikroorganizmalar burada da yaşar. Apandis genellikle bu mikroplara karşı yeterince dirençlidir. Ama bazen çoğalan mikroplar hastalık yapıcı özellik kazanır. Böylece apandisin iltihaplanma süreci başlar.
Mikropların hastalık yapıcı özellik kazanmalarım sağlayan en önemli olay, apandis iç boşluğunun tıkanarak körbağırsakla bağlantısının zayıflamasıdır. Mikropların burada durağan biçimde kalmasıyla apandis duvarı iltihaplanır. Tıkanmanın birçok nedeni vardır. Bunlar arasında yoğun mukus tıkaçları, bağırsak solucanları, apandisin çok uzun olması, duvarlarında hareketi zorlaştıran köşelerin bulunması ya da kiraz gibi meyvelerin takılı kalan çekirdekleri sayılabilir.

Apandisit tipleri: Belirtilerin şiddeti ve hastalığın ağırlığı yalnız apandis iltihabının niteliğine bağlıdır. Akut apandisitin başlıca üç tipi vardır: Mukuslu, irinli ve kangrenli. Cerrahi uygulamada en sık mukuslu apandisite rastlanır. Mukus salgısının arttığı bu tipte apandis iyice iltihaplanmış, gergin ve büyümüştür. Üzerindeki periton ise alışılmış parlaklığım yitirerek hafif matlaşmıştır. Mukuslu apandisit hastalığın en hafif tipi olmasına karşın, zamanında müdahale edilmezse irinli apandisite dönüşebilir. îrinli apandisitte, apandis iç boşluğunda
ve duvarında biriken irin birçok apse odağı oluşturur. Bu apselerin ülserleşerek apandis dışına açılmasıyla kaçınılmaz olarak periton iltihabı gelişir. Akut apandisitin irinli tipinde körbağırsak ve incebağırsak bağlantı bölgesi gibi apandis yakınındaki bağırsak bölümleri de iltihaplanır. Son olarak, apandis damarlarının pıhtıyla (tromboz) tıkanması sonucunda kangrenli apandisit gelişir. Başka bir deyişle, apandise gelen kanın ve dolayısıyla oksijenin azalması, doku ölümüne (nekroz) ve apandisin bağırsaktan kopmasına yol açar. Kopan apandisin ve körbağırsağın içindekiler kanın zan boşluğuna yayılınca çok ağır bir peritonit oluşur.

HASTALIĞIN GİDİŞİ
Hastalık gidişine bırakılırsa, yani tanışı konmaz ya da hasta ameliyata izin vermezse nasıl bir gelişme gösterir? Bazı iyi huylu olgularda ağrı, kusma ve ateş birkaç gün içinde kendiliğinden azalır ve hasta o an için kendini “iyileşmiş” hisseder. Ama “o an” geçicidir, çünkü kolayca atlatılan bu ilk krizi kaçınılmaz olarak ikincisi izler, îkinci krizin ortaya çıkış zamanı değişkendir ve arada geçen süre hastalığın kronikleşmesine yol açacak ölçüde uzayabilir.
Bu iyi huylu olguların dışında bazen de 3. ve 4. günlerde periton tepkisi gelişir. Bunun sonucu olarak böğür çukurunda elle hissedilen, sınırlan belirsiz, oval bir kütle belirir (plastron). Yatakta dinlenme, kama buz koyma ve antibiyotik tedavisiyle plastron birkaç haftada geriler.
Bir başka olasılık da apandisitin yaygın peritonit gibi ağır hastalık durumuna doğru gelişmesidir. Yaygın kann zan iltihabında belirtiler çok şiddetlidir; ağrı bütün karında duyulur, kusma sudaşır, hıçkırma belirir ve ateş 40°C’ye kadar çıkar. Hasta endişeli, sıkıntılı, solgun, yüz hatları gerilmiş görünür; dudaklar ve özellikle dil kurumuştur. Acil girişimde bulunulmazsa hasta ölür.

Tanı Yukanda açıklandığı gibi kronik apandisit zor tanınan ve değişken belirtileriyle safrakesesi iltihabı, mide-onikiparmakbağırsağı ülseri ya da adneksit gibi hastalıktan andırabilir. Üstelik bu hastalıklann kronik apandisitle eşzamanlı olarak görülebileceği çeşitli araştırmacılar tarafından bildirilmiştir. Yalnız klinik verilere dayanarak tanı koymak kolay değildir. Ama iyileşmiş akut apandisit olgulannda apandisle ilgili yakınmaların yinelenmesi, kronik apandisit tanışım kolaylaştınr.
Başlangıcından beri kronik olan apandisitlerde tanı koymak oldukça güçtür. Yapılan radyolojik incelemeyle apandisteki yapı değişiklikleri, çevre dokulara yapışmalar ve iç boşluğun kontrast (radyoopak) madde verilerek ortaya çıkanlan düzensizlikleri saptanır. Aynca öbür organlar da bu yöntemle incelenerek belirtilerin düşündürdüğü başka hastalık olasılıkları dışlanır. Bu veriler kesin kronik apandisit tanışı koymaya yetmez. Tanıda daha değerli olan ve radyoskopik incelemenin de destekleyebildiği temel belirti apandis bölgesine basılınca duyulan ağrıdır.
Bu arada tıpta kronik apandisit tanısı-na hiç yer vermeyen bir görüş de vardır.

TEDAVİ
Hastalığın belirtileri ortaya çıktıktan sonraki ilk sekiz saat içinde akut apandisit tanışı koymak çoğu kez zordur. Bu nedenle gözetim altına alınan hastaya ağız yoluyla besin vermekten kaçınmalı ve ishal yapıcı ilaçlar verilmemelidir. Hasta huzursuzsa yatıştırıcı bir ilaç verilebilir. Tanı kesinleştikten hemen sonra cerrahi girişim yapılır.
Cerrahi girişimde oldukça sık karşılaşılan bir durum apandisit tanısıyla açılan hastada apandisin sağlam çıkmasıdır. Bu durumda apandisin gene de alınması uygundur. Apandisit olgularında yanlış tanıyla sık karşılaşılması, kuşkulu durumlarda belirtilerin ağırlaşmasın] beklemeden cerrahi girişim yapma eğiliminden kaynaklanır. Gecikmenin hastanın yaşamı için büyük tehlike yaratması uzmanları hızlı karar verme-ye iter. Komplikasyonsuz apandisitten ölme riski binde l’dir; bu oran hastalığın kangrenli tipinde binde 6′ya, patlamış apandisitte ise binde 50′ye çıkabilmektedir. Akut apandisiti antibiyotiklerle denetim altında tutmak da doğru bir uygulama değildir. Çünkü bu hastalık, tıkanmış apandisin içinde antibiyotiklerin erişemeyeceği bir enfeksiyondur. Ama gene de cerrahi girişimin gereksiz olduğu ya da uygulanamayacağı olgular vardır. Örneğin, krizden 3-4 gün sonra geçici iyileşme evresinde he-kime başvuran hastaya ilk aşamada cerrahi girişim yerine daha yatıştırıcı yöntemler uygulanır. Yayılmış karın zarı iltihabında ise hastanın genel durumu denetim altına alınmadan cerrahi girişime başvurulmaz. Buna karşılık yaygın karın zarı iltihabının çocuklarda cerrahi olmayan yöntemlerle tedavisi çok daha yüksek ölüm riski yarattığından çocuk peritonitinde aynı yaklaşım geçerli değildir.
Uzmanlar sık sık karın ağrılarından yakınan, ama kronik apandisit tanışı kesinleştirilemeyen hastalara cerrahi girişimde bulunma konusunda artık çok daha dikkatli davranmaktadırlar. Bu yeni yaklaşım, sürekli karın ağrılarından yakınan çocuklarım kronik apandisit kuşkusuyla doktora götüren anne babaları endişeye sokmaktadır. Oysa halk arasında genellikle kronik apandisit olarak yorumlanan bu belirtinin nedenleri çoğu kez başka hastalıklardır. Yineleyen apandisit nöbeti oldukça kolay tanınır. Hastanın özgeçmişinde gerçek bir apandisit krizinin bulunması uzmanı tanıya yaklaştırır. Apandisit krizi geçirmiş bir hasta karın ağrısı dönemlerinden, iştahsızlıktan,sağ alt karın bölgesinde dokunmayla uyarılan ağrıdan ve genel olarak kendini kötü hissetmekten yakmıyorsa apandisin ameliyatla çıkarılması doğru olur. Buna karşılık daha önce akut apandisit krizi geçirmemiş, ama karın ağrılarından yakınan bir hastada apandisin alınması çok daha zor verilebilecek bir karardır. Özellikle ergenlik çağındaki ve genç kadınlarda uzmanı yanıltabilecek üreme organı hastalıkları sık görüldüğünden apandisit ameliyatı kararının dikkatle verilmesi ayrı bir önem kazanır.

Ani bir karın ağrısıyla gelen tehlike : APANDİSİT
Zamanında doktora başvurulduğunda basit; ama, geç kalındığında ölümcül bir hastalık sorunu.
Yaygın bir hastalık olan “apandisit”, karnın alt kısmında bulunan ve apandis ya da apendiks denilen kör barsağin iltihaplanmasıdır. Türkiye Hastanesi hekimlerinden Prof. Dr. Hasan Taşçı ye Opr. Dr Cavit Hamzaoğlu, apandis ya da apendiks ile ilgili şu bilgileri veriyorlar. “Apendiks vermiformis uzun ince bir boru veya solucan şeklinde ortalama 9 cm uzunluğunda kör bir barsaktır. iki ila 25 cm arasında değişen uzunlukta olabilir. Çocuklarda, yetiş^kinlerden daha uzundur. Normalde karnın sağ alt bölgesinde yer almakla birlikte farklı konumlarda bulunabilir.” Vücuttaki işlevi lam olarak bilinmeyen apendiks, bademcik gibi lenfoid doku bakımından zengin bir organ olarak tanımlanıyor.
APANDİSİT NASIL OLUŞUR?
Prof. Taşçı ve Opr. Hamzaoğlu, apandisitin oluşması konusunda şunları söylüyorlar: “Apandisit yüzde 90 oranda, apendiks lümeninin (yani apendiksin iç kısmının) dışkı ile tıkanmasından kaynaklanıyor. Sık görülen nedenlerden biri de tenf dokularının şişmesidir. Çeşitli nedenlerle apendiksin içi tıkandığı zaman, apen^diks lümeninde sıvı birikir, mikroplar çoğalmaya başlar ve iç basınç artar. Basıncın artması ile apendiks şişmeye başlar ve giderek apendiks dokusunun kanlanması ve beslenmesi bozulur. Daha sonra nekroz (çürüme) ve patlama oluşur.” Türkiye Hastanesi uz^manları, iltihaplanmayı durdurmanın mümkün olmadığını belirterek “apandisit önlenemez; önlemek için herhangi bir metod veya ilaç bulunmuyor” diyorlar.
GÖRÜLME SIKLIĞI
Eldeki verllere göre, apandisit her yasta görülmekte birlikte, en sık olarak genç erişkinlerde, 20-30 yaş grubunda ortaya çıkıyor. 60 yaşından büyüklerde yüzde 5-10 dolayında görülüyor, Çocuklarda en sık 6-10 yas grubunda görülen apandisjtin, 2 yaşından küçüklerde görülme oranı yüzde 2 dolayında kalıyor.
Görülme sıklığı bakrmından cinsîyete göre ilginç tablo gözleniyor, Ergenlik çağından Önce, kız ve erkeklerde apandisit oranı eşit olduğu görülüyor, 15-25 yas grubunda, erkeklerde apandisite 2 kat fazla rastlanıyor. 25 yaşından sonraki dönemde oran tekrar eşitleniyor.
BELİRTİLER VE TANI
Prof Dr. Hasan Taşçı ile Opr. Dr. Cavit Hamzaoğlu, apandisitin belirtileri ve tanısıyla ilgili olarak şunları söylüyorlar. “Karın ağrısı, iştahsızlık ve kusma temel belirtilerdir. Bunların bir araya gelmesi tanıyı kolaylaştırır.
Karın ağrısı; apandisitin en önemli belirtisidir. Genellikle göbek çevresinde veya mide üstünde başlar. Künt bir ağrıdır, azalma ve çoğalma gösterebilir, ama, hiçbir zaman tamamen yok olmaz. Genellikle 4-6 saat sürer (1-12 saat arasında değişebilir.) Daha sonra ağrı karın sağ alt bölgesine yerleşir. Bazı hastalarda ağrı sağ alt kadranda başlar ve orada kalır Apendiksin değişik yerleşimlerine göre ağrı sırtta, sağ veya sol kasıkta veya mesane üstü ve makatta hissedilebilir.
iştahsızlık, hastaların yüzde 90-95 inde ağrıdan daha önce görülen fakat önemsenmeyen bulgudur.
Bulantı ve kusma; önemli bir göstergedir. Hastaların yüzde 75′inde bulantı görülür. Genellikle hasta bir şey yerse Kusar, midesi boşsa kusmaz.
Bu belirtilerin yanında, hastanın, kabızlık, ishal ve gaz çıkaramama gibi şikayetleri de olabilir. Ancak, bunlar tanı değeri taşımazlar.”
Mauyene bulguları, apendiksin, vücutta yerleştiği yere göre değişebiliyor. Patlama olup olmaması da bulguları etkiliyor. Vücut ısısı bazı kişilerde normal kalmakla birlikte bazılarında 37.5-38 dereceye çıkıyor. Hastanın, fazla hareket etmekten kaçınması ve öksürme zıplama gibi hallerde ağrılarının artması tanı bakımından önem taşıyor. Prof. Taşçı ve Opr. Hamzaoğlu, apandisitle ilgili önemli bir noktaya işaret ederek; apandisit belirtilerinin, birçok hastalığın belirtilerine benzediğini belirtiyorlar. Bu nedenle bulguların değerlendirilmesi açısından hekimin deneyimi büyük önem taşıyor.
Prof. Taşçı ve Opr. Hamzaoğlu’nun verdikleri bilgilere göre; karın içi lenf bezleri iltihabı, mide ve bağırsak iltihabı, kadın hastalıkları, dış gebelik, mide ve onikiparmak bağırsağının delinmesi, idrar yolları iltihabı ve taşları, safra kesesi iltihabı, pankreas İltihabı ve bağırsak damarlarının tıkanması gibi rahatsızlıklarla apandisit aynı bulguları verebiliyorlar.
“Bu tür fıtkların oluşma nedenleri arasında; şişmanlık, karında ameliyatta yapılan kesinin şekli, kullanılan dikiş materyali ve yara iltihabı sayılabilir. Ayrıca hastanın yaşı, genel vücut zayıflığı, hastanın genel durumunun kötü olması da fıtık oluşumunda etkili rol oynayabiliyor.”
KESİN TEDAVİ
Özellikle gençlik döneminde ortaya çıkan bu yaygın rahatsızlığın ilaçla tedavi imkanı bulunmuyor. Ancak, apandisit, tedavisi kolay hastalıklar arasında yer alıyor. Türkiye Hastanesi hekimleri. kesin tedavinin ameliyat olduğunu belirterek, “hasta, laparoskopik (kapalı) veya açık appendektomi yöntemiyle ameliyat edilip, apandisit alınmalıdır” diyorlar. Prof. Taşçı ve Opr. Hamzaoğlu, apandisit ameliyatlarıyla ilgili şu bilgileri veriyorlar:
“Apandisit tanısı konan veya apandisit olabileceği düşünülen hastaların ağızdan beslenmemeleri, ağrı giderici almamaları gerekir. Apandisit, 4 grupta toplanır. Üç gruptaki vakalar;
Akut apandisit, perfore (patlamış) apandisit, patlamış ve apse yapmış apandisit, kesin olarak ameliyatla tedavi edilmelidir. Dördüncü grup plastrone apandisittir. Bazen karın içinde omentum adı verilen bir yağ perdesi, apendiksi sarar ve iltihabın karın içine yayılmasını önler. Buna plastrone apandisit denir. Bu durumda hasta hastaneye yatırılır ve gözlem altına alınarak, antibiyotik tedavisine başlanır. Eğer şikayetler gerilerse hasta taburcu edilir ve 6-8 hafta sonra tekrar değerlendirip ve ameliyata alınır.”
ÖLÜME NEDEN OLABİLİR
Günümüzde apandisit ameliyatları en basit ope^rasyonlardan biri sayılıyor. Ancak tedavisi bu derece kolay olmasına rağmen, ihmal edilmesi halinde. apandisit, tehlikeli bir hastalık oluveriyor. Zamanında ameliyat edilmediği zaman İltihaplı apendiksin patlaması ölüme yol açabiliyor.
Genç erişkinlerde yüzde 15-25, çocuklarda yüzde 50-85, yaşlılarda yüzde 60-90 arasında patlama ihtimali bulunuyor.
Prof. Taşçı ile Opr. Hamzaoğlu, özellikle yaşlılar ve çocuklar açsından apandisitin büyük risk oluşturduğuna dikkat çekiyorlar ve “Yaşlı ve çocuklarda bulgular az olduğundan teşhis konulduğunda patlama olayı gerçekleşmiştir. Bu nedenle ölüm riski çok fazladır.
Genç erişkinlerde apandisitte ölüm oranı yüzde 0.1 in altındayken yaşlılarda bu oran yüzde 50 civarındadır” diyorlar.

10 Kasım 2010 Çarşamba

Counter Strike Admın Komutları

amx_banip nick minute (eleman banlamak için)

amx_kick nick (eleman kicklemek için)

amx_map de_dust2 (map deiştirmek için)

amx_votemap de_dust2 de_Aztec de_inferno (map oylamak için)

amx_tsay <color> mesaj (color yerine blue gibi renk yazarsanız yazının
rengi değişir)(adminin sol altta yazdıgı yazı)

amx_csay <color> mesaj (adminin ortada yazdığı yazı)

amx_say (tüm oyuncuların gorebileceği yazı yazmak)

amx_psay nick mesaj (oyuncuyla ozel konusma)

amx_who (oyundaki adminleri gosterir)

amx_restmenu (acılan consoldan istediğiniz silahları yasaklayabilirsiniz)

amx_chat mesaj (adminler arası mesajlasma)

amx_vote soru cvp1 cvp2 (herhangi biseyi oylamak için)

amx_rcon sv_restart 1 (res atmak için)(ayrıca rcon komutuyla mp_timelimit
vs komutlarda kullanılabilir)

amx_slap nick 10 (oyuncuyu 10 damageyle tokatlama)

amx_slay nick (oyuncuyu oldurmek)

amx_teammenu (acılacak menuden oyuncuların takımlarını değiştirebiliriz)

amx_banmenu (acılacak menuden oyuncuları banlayabılirız)

amx_kickmenu (acılacak menuden oyuncuları kickleyebiliriz)

amx_slapmenu (acılacak menuden oyuncuları slaplayabiliriz)

setinfo _pw şifreniz (seklinde şifrenizi girebilirsiniz)

amx_cvarmenu (acılacak menuden oyun içi ayarları yapabiliriz c4time freeze
fridlyfire vs.)

amx_rocket nick (oyuncuyu rocket yapar ve oyuncu havaya ucar)

9 Kasım 2010 Salı

Yeni Çıkan Oyunlar

07 James Bond Blood stone

Pes 2011

shank

Scene it Twilight

Prince of persia

Fifa 2011

Mafia 2

Doom 4

Assasıns creed

Battle field bat company 2

Arma 2

just cause 2


ARKADALAR  RESİM KOYAMADIM.
SİTEDE TEKNİK SORUNLAR VAR.
BÖYLE İDARE EDİN.
OYUNLARI İNDİRMEK İSTİYORSANIZ

WWW.FULLOYUN.COM